SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’L İMAN

<< 53 >>

DEVAM: 42. Nebi s.a.v. İn "Din, Allah'a, Resulüne, Müslümanların Yöneticilerine Ve Tüm Müslümanlara Nasihattir Sözü

 

حدثنا أبو النعمان قال: حدثنا أبو عوانة، عن زياد بن علاقة قال: سمعت جرير بن عبد الله يقول يوم مات المغيرة بن شعبة، قام فحمد الله وأثنى عليه، وقال:

 عليكم بإتقاء الله وحده لا شريك له، والوقار، والسكينة، حتى يأتيكم أمير، فإنما يأتيكم الآن. ثم قال: استعفوا لأميركم، فإنه كان يحب العفو. ثم قال: أما بعد فإني أتيت النبي صلى الله عليه وسلم قلت: أبايعك على الإسلام، فشرط علي: (والنصح لكل مسلم). فبايعته على هذا، ورب هذا المسجد إني لناصح لكم. ثم استغفر ونزل.

 

[-58-] Ziyâd b. Alâka'dan rivayet edildiğine göre o şöyle demiştir: Muğîre bin Şu'be'nin vefat ettiği gün Cerir b. Abdullah'ın kalkıp (minbere çıkarak) Allah'a hamd-ü senada bulunduktan sonra şöyle dediğini işittim: "Yalnızca Allah'tan korkun, onun ortağı yoktur. (Yeni) İdareciniz gelinceye kadar ağırbaşlı ve sakin olun. O size şimdi (yakında) geliyor". Daha sonra şunları söyledi: (Vefat etmiş olan) İdareciniz (Muğîre b. Şu'be) için (Allah'tan) af talep ediniz. Çünkü o affetmeyi severdi". Sonra da şunları ilave etti: "Ben Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)’in yanına gelerek; Sana İslâm üzere bey'at ediyorum, dedim. O da bana her müslümana karşı hayırhah olmayı şart koştu, ben de ona bu şart üzere bey'at ettim. Bu mescidin Rabbi'ne yemin ede­rim ki ben size karşı hayırhahım". Daha sonra istiğfar ederek minberden indi.

 

 

AÇIKLAMA:     Muğîre b. Şu'be'nin vefat ettiği gün": Muğîre b. Şu'be, Muâviye'nin halifeliği döneminde Küfe valisi idi. Hicrî 50 yılında vefat etti. Ölümü sırasında yerine oğlu Urve'yi vekil bıraktı. Onun yukarıda zikredilen Cerîr'i vekil bıraktığı da söy­lenmiştir. Bu sebeple Cerîr yukarıdaki konuşmayı yapmıştır. Bunu Alâî Ahbâr-u Ziyâd İsimli eserinde zikretmiştir.

 

Cerîr Müslümanlara Allah'tan korkmanın ardından ağırbaşlılık ve sükûneti emretmiştir. Çünkü genellikle idarecilerin ölümü bir kargaşa ve fitneye sebep olur. Özellikle de Kûfe'de o sıralarda idarecilere karşı bir muhalefet söz konusu idi.

 

İdareci size gelinceye kadar": Yani Ölen İdarecinizin yerine yenisi gelinceye kadar.

 

Şimdi geliyor": Bu ifâdeyle yönetilenler için durumu kolaylaştırmak adına süreyi yakınlaştırmak istemiştir. Durum öyle de olmuştur. Çünkü Muğire'nin vefat haberi Muaviye'ye ulaştığında o derhal Basra valisi Ziyad'ı Kûfe'ye idareci olarak tayin etmiş ve hemen oraya hareket etmesini emretmiştir.

 

"O da affı severdi": Bu ifade, bir işe kendi cinsînden karşılık verileceğini gös­termektedir.

 

Hadisten Çıkan Sonuçlar

 

1. Bu hadiste "müslümana karşı hayırhah olmak" denilmesinin sebebi yay­gın duruma işaret etmek içindir. Yoksa aslında kâfire karşı da şu şekilde hayır­hah olunur: Onu İslâm'a davet etmek, herhangi bir konuda danıştığında ona doğruyu göstermek. Onun satım akdi üzerine satım yapma vb. konularda âlim­ler farklı görüşler belirtmişlerdir. İmam Ahmed b. Hanbel bunun yalnızca Müslü­manlara özgü olduğunu ifade ederek bu hadisi delil göstermiştir.

 

2. Buhârî îman kitabını nasihat konusu ile bitirmek suretiyle; zayıf hadisle değil sahih hadisle amele yönlendirerek Müslümanlara karşı hayırhahlığın gere­ğini yerine getirdiğine işaret etmiş, son olarak da kendi durumunu .ortaya koyan Cerîr'in konuşmasını vermiştir.

 

İdareciniz size şimdi geliyor" sözü ile uygulayan kişi gelinceye kadar dinî hükümlere bağlanmanın gerekliliğini ima etmiştir. Çünkü kıyamete kadar Hakk'-m yardımına mazhar olan bir grup sürekli bulunacaktır ki bunlar da hadisçilerin fakih olanlarıdır.

 

idareciniz için Allah'tan af talep edin" sözü ile yaptığı bu güzel iş sebebiyle kendisine dua edilmesini talep etmektedir.

 

Buhari bu bölümü "istiğfar etti ve minberden indi" sözü ile noktalayarak ko­nunun bittiğine işaret etmiş, bunun ardından İlim kitabını/bölümünü kaydetmiş­tir. Çünkü hayırhahlıkla ilgili hadiste yer alan şeylerin büyük bir kısmı ilim öğ­renmek ve Öğretmekle gerçekleşmektedir.

 

 

İMAN KİTABI SONA ERDİ.

İLİM KİTAB’I BİR SONRAKİ SAYFA İLE BAŞLIYOR.